21 Mart 2015 Cumartesi

Biz ve Onlar

Bu genç ruhlarımız için fazla ağırdı belki de. Tutulmamış sözler vardı her yerde. Yarım kalan yaşamlar... O kadar çok şey vardı ki; incinmişlikler, eğlenceler, gülüşlerin ardına gizlenmiş bir çok gözyaşı... Dışarı atamadığımız, biriktirerek dağ oluşturduğumuz mutsuzluklarımız vardı. Her sabah uyandığımızdaki o boşluğu aradık geceleri uyumadan önce. Kimimizin gözüne uyku girmedi belki de. Bekledik öyle, güneş bana da doğar mı ki diye. Kimimiz sonradan öğrendik dünyanın kimseyi umursamadığını, sadece kendinin ve güneşin etrafında döndüğünü. Özledik kimimiz. Çokça özledik o'nu. Belki de yastıklara sarıldık özlemimizden ama olmadı tutmadı o'nun yerini. Belki de sarılmayı sevmiyordu diye. Kimimiz pişman olduk, sövdük günlerce geçmiş zaman kalıplarına. Yaptıklarımız, yapmak isteyip de yapamadıklarımız için. Ve gece geldik yine yatak olarak adlandırdığımız küçük düşünceler diyarına. Kimisi mutluydu; huzurla daldı uykusuna yarını karşılamak için. Ama biz... Biz hep yalnızdık. Yine yalnızız.