15 Mart 2013 Cuma

GECE

Böyle beyninin içinde karınca sürüsü dolaşıyormuş gibi oluyor mu sana da zaman zaman? Kendini sanki tüm dünyadan atasın, soyutlayasın geliyor. Sanki ne yapsan yanlış, ne hissetsen sonu seni incitecek. Sürekli bir gerginlik ağır ağır voltalar atıyor üzerinde. Bir baktığın yere senin de dalıyor mu gözlerin saatlerce? Bir bakıyorsun dakikalar su gibi akmış. O geçen zamanda ne düşündüğünü nasıl da unutuveriyor insan. Aslında o düşündüğün şeyler de son zamanlarda aklından hiç çıkmayan şeyler değil mi zaten, neyini unutabiliyorsan? İşte insan bu sağı solu belirsiz. Bilmem sende de olur mu ama benim sürekli değişiyor hislerim. Bu arada senli benli konuşuyoruz ama samimi sıcak olsun diye ortam, kimseye patavatsız olmak istemem sevgili okuyucu arkadaşım.
Konumuza dönecek olursak; gündüz neşeli, güleryüzlü olan bu insan, güneş battıktan sonra bir palyaço gibi kendi gözyaşı dünyasına dönüyor. Kaç kez “Bu gece erkencecik uyuyayım bari de yarın mis gibi uyanayım.” dedikten sonra güneşi pencerenden karşıladın? Yine paçalarından akıyor gece uyuyamamanın verdiği yorgunluk işte... Peki neden uykusuzsun ey arkadaş? Sence de abartmıyor musun? Dile kolay biliyorum. İster istemez insanların mutsuz olması kafamı kurcalıyor. Herkes mutlu olsa, sevdikleri hemen yanında olsa istediği zaman sımsıkı kucaklasa böyle? Çıkarları uğruna kullanmasa kimse kimseyi, saf ve temiz yaşasak? Evet evet bu kadar yeter çok şey istedim ben yine. Gideyim bir fincan daha kahve koyayım kendime bari. Sanki benim ilacım gibi kahve, utanmasam tohumlarını kemireceğim ama utangaçlık bazı durumlarda ağır basıyor. Tabi bizimki bulmuş da kahve tohumunu, kemirmesi kalmış.
Konuyu fazla dağıtmadan, muhabbet de başa dönmeden şöyle hafiften kalkayım ben öyleyse. Hepinize bol bol jelibonlar, bana da iyi uykular artıııık.
-Aybuke Coymak

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder